CITAK KASABASI

CITAK KASABASINDA OLUSAN EN SON HABERLERi BURADAN BULABiLiRSiNiZ !

 

30.03.2010

 

 

citak-kasabasi.com’un Sizlerden Gelen Bilgi, Görüş ve Öneriler Doğrultusunda Belediyemizin 2. Altı Aylık Çalışmalarını Değerlendirmesi

 

1-Paket taş döşenmesi; Tarım-Kredi Kooperatifi hizasından çarşı girişine kadar olan yola paket taş döşendi.

2- 9000 TL’ye bir kamyon alınarak, itfaiye  üzerine nakledildi. (Kasım 2009 başlarında)

3- Cami yanında bulunan 5 dükkanlık blok yıktırıldı. Aşağıdaki resimde görülen  zemin kat dükkanlarının eşi olan ve kullanılmakta olan dükkanlar  yıktırıldı. ( Atalarımız ne güzel söylemişler; yıkmak kolay yapmak zor diye.)

 

 

 

4- Vidanjör alınması; Belediyemizce alınan vidanjör önemli bir ihtiyacı karşılamıştır.

5- Belediyeye ait araçların özel işlerde kullanılması; Belediyeye ait araçlar kullanılarak dağın yamacında bulunan tarlanın tesviye edilmesi  kamu vicdanını rahatsız etmiştir. Ayrıca makam arabasının da özel araba gibi kullanılması hem etik değil hem de hoş görülmemektedir.

 

 

6- 18. Madde uygulama hazırlıkları yapılmış olup başarılı olmasını diliyoruz.

7- Konut yapımı için yer seçimi;  TOKİ evleri yapacağız diyerek inşaat alanı için yukarıda resmi görünen çamlık alanının belirlendiği söylentisi vardır.. Çıtak’ta inşaat alanı olarak belirlenebilecek arsa mı yoktur? Çamları kestirilecek olursa bu işin peşini bırakmayacağımızın bilinmesini isteriz.

 

 

 

8- Hürriyet ve Vatan Mahalle muhtarlarının belediyeye ait dükkanları  ofis olarak kullanmaları yerindedir.  Ancak Fatih Mahallesi de bizimdir. Fatih Mahalle muhtarına da bir yer sağlanmalıdır.

9- Yol kenarları ağaçlandırılması; Tarım-Kredi Kooperatifi hizasından çarşı girişine kadar olan kısımda çam fidanı dikimi yapıldı.

 

 

10- Kıralan – Kavakköy arası asfalt yolda refüj ağaçlandırması yapıldı. Tokça Yolu kenarlarına da aynı fidandan dikilmiş olup, fidanların dikiliş yer ve biçimi rastgele yapıldığından uzun ömürlü olmalarının mümkün olmadığı düşünülmektedir. ( Daha uygun bir ağaç çeşidi, çam,  ladin vb.seçilebilirdi. Dikilmiş olan akasya türü koşullarımıza uygun değildir. AKP’li belediyelere talimatla, telkinle satın aldırıldığına dair haberler vardır. İnternetten  8 – 11 TL ücretle sağlanabilen fidanların çok pahalı alındığı söylenmektedir.)

 

 

 

Aşılı Top Akasya Nedir?

Kökeni Afrika olan Robinia Pseudoacacia "Umbraculifera" = Top formlu akasya, kendi formu olan küre biçimli görünümü nedeniyle TOP AKASYA olarak adlandırılan ve bu biçimin oluşması için herhangi bir budama müdahalesi olmadan büyüyen, belirli bir yüksekliğe kadar büyüyüp kalan bir AKASYA çeşididir. Orijinal gövde yapısı her iklim koşuluna uyum sağlamadığı için, yetiştirileceği bölgenin yapısına uygun akasya kökü üzerine orijinal halinden aşı çeliği alınarak aşılanmak sureti ile yaşayacağı bölgede uzun ömürlü olması sağlanmaktadır.

Ülkemizde de sıklıkla görülen gövdesi dikenli YALANCI AKASYA ağaçlarının 1 yaşına gelmiş fidan gövdesi üzerine kullanım yerine göre 2 – 3 metre aralığında yükseklik seçilerek kesilen gövde üzerine çelik aşılaması yapılarak elde edilir.

Anaç diyebileceğimiz ve bulunduğu bölgeye uyumlu ana gövde seçimi önemlidir.

Daha belirgin TOP formunun oluşması için çift kalem aşılama yapılmaktadır.

 

                                   

 

 

 

29.09.2009

 

 

ÇITAK BELEDİYESİ’NİN İLK ALTI AYLIK ÇALIŞMALARINA FARKLI BİR BAKIŞ

    ( www.citak-kasabasi.com sizlerden gelen bilgi, görüş ve öneriler doğrultusunda belediyemizin çalışmalarını altışar aylık dönemler halinde değerlendirmeye çalışacaktır. Bunlardan birinci altı aylık dönem değerlendirmesi aşağıda sunulmuştur. )

           

     Kasabamızda altı aydır yapılan çalışmalarla;  1- Çıtak İlköğretim Okulu ve su deposuna giden yol üzerinde bulunan çamlık park haline getirilmiştir. Park içindeki büfenin ihalesiz biçimde istenilen bir kişiye verilmesi şık olmamıştır. Seçimden önce şeffaf  belediyecilik sözü verildiği halde gereği yapılmamıştır. Parkın ve öteki yapılan işlerin maliyetleri konusunda çok değişik dedikodular dolaşmaktadır.

     Köselerin göl yerine de park yapılacakmış söylentisinin arkası gelmemiş, yapılan duvar estetik olmamış, ikinci defa temel açılmasıyla tüyü bitmedik yetimin hakkı olan paralar heba olmuştur.

     2- Belediye , otel ve düğün salonu binalarında yapılan onarım ve boyama çalışmaları ihalesiz verilmiş,maliyetleri açıklanmamıştır.

     3- Kanalizasyon yapımı sözü verilmiş bir beldede “hızlandırılmış kanalizasyon sistemi” ( ne demekse, ilk kez Çıtak’ta böyle bir şey yapılmıştır herhalde) yapımı hem doğru hem de sağlam olmamış, maliyeti bilinmemektedir.

     4- Sanayi yani eski sığır pazarındaki eski kerpiç yapıların ve çarşıda bulunan eski okul binasının yıktırılması iyi olmuş. Ancak buralardan çıkan ağaç, kiremit, demir borular vb.nin bazı yandaşlarınıza peşkeş çekilmiş olması hoş olmamıştır. Keşke yoksul insanlara bari verilmiş olsaydı.

     5- Bayrak kanunu, bayrak tüzüğü ve talimatnamesi bilinmeden ya da dikkate alınmadan ışıklandırma amacıyla yaptırılmış olan direklere, boyutları da uygun olmayan iki bayrak astırılmış, bayrakların maliyetini de akıbetini de bilen yok şu anda.

     6- İsmail Arık’a ait kahvehane ve lokantanın ruhsatının, zabıta memuruna diğer esnafların ruhsatlarıyla birlikte toplatılması ve iade edilmeyerek mühürlettirilerek kapattırılması hem etik, hem de yasal  değil, belediye başkanı esnafların işlerini zorlaştıran değil kolaylaştıran bir konumda olmalı. Bu konuda çeşitli dedikodular dolaşıyormuş. Doğruluk derecesi zamanla anlaşılır elbet.

     7- İçme suyuna yapılan zam, oran olarak düşünüldüğünde az değil. Su sayacı olmayanlardan alınacak elli ton su bedeli Çıtak koşullarına uygun olmamış. Keşke her abonenin sayaç takması ve su bedelini mutlaka ödemesi sağlanabilseymiş.  Çok yoksul durumda olan ailelerin su bedelleri belediyece karşılanabilir ya da başkaca bir çözüm bulunabilirdi. Bu konuda yılların birikmiş ihmali vardır.

     8- Belediyede çalıştırılıyormuş gibi görünen gençlere dürüst davranılmalı. Geçmiş dönemlerde yaşandığı gibi gençlerin giriş ve çıkışlarına dair ellerinde bir belge olmadan çalışıyor gösterilmeleri hoş olmayacaktır. Mutlaka çalıştırılmaları gerekiyorsa sigorta primleri ödenmeli. Belediye olanakları verimsiz, akla ve mantığa aykırı biçimde çarçur edilmemeli.

     9- Çıtak’ta bugünkü gibi tek yanlı ve partizanca belediyecilik ilk kez görülüyormuş  ve belediye başkanı sayısı şu kadar denilerek alay konusu oluyormuş.

     10- Daha önce duyurduğumuz cami altındaki dükkanlar keşke esnaflara verilmiş olsaydı. Cami derneğine iç kısımlarda bulunan dükkanlar da verilebilirdi.

     11- Çıtak Camii hayırsever hemşehrilerimizin yardımlarıyla restore ediliyor. Mustafa TAK, İsmet YAĞCI ve öteki hyırseverlerimize teşekkür ediyoruz. Belediyenin bu konuda katkıları olmuşsa onu da bilmek istiyoruz.

    12- Otel binası önündeki  ağaçların bir çoğu  yok edilmiş. Cami yanındaki  ağaçlar geceleyin kesilmiş. Belediye başkanı  bu yaşına kadar hiç fidan dikmemiş, ağaç yetiştirmemiş  ki kolayca kesme kararı verebiliyor anlaşılan.

    13- Bugünden itibaren yapılacak işlerin planlı, proğramlı, akılcı ve verimli olmasını temenni ediyor, kasabamızın her türlü hizmete layık olduğunu belirterek, belediye başkanına çok büyük , güzel  ve yararlı hizmetlerin nasip olmasını diliyoruz.

ÇITAK HEPİMİZİN, BAŞKA ÇITAK YOK.

ÇOCUKLARIMIZA VE GENÇLERİMİZE, HEP BİRLİKTE GÜZEL VE YAŞANABİLİR BİR BELDE BIRAKMAYA ÇALIŞALIM.

                                                                                                                                29.09.2009

                                                                                                         www.citak-kasabasi.com

 

29.07.2009

 

 

Çıtak Belediyesi emekli muhasebe memuru 1958 doğumlu Abdüsselam oğlu Abdurrahim Birgili'yi kaybettik. Merhuma Tanrı'dan rahmet, kederli ailesine başsağlığı ve sabırlar diliyoruz.

 

Merhum 10 Temmuz 2009 tarihinde ameliyat olmuş ve yoğun bakımdan çıkamamıştı. Genç yaşta şeker hastalığına yenik düşen kardeşimizin ölümü Çıtak halkını yasa boğdu.

 

Allah rahmet eylesin. Mekanı cennet olsun. Işıklar içinde yatsın.

 

 

 

 

 

 

19.07.2009

 

KUYUDAKİ CESET ÇIKARILDI

 

Oğlunu öldürmüş olabileceğinden kuşkulanıldığı için intihar eden İsmet EKİZ'in evinin avlusunda bulunan ve sonradan doldurulduğu öne sürülen kuyu jandarmanın aldığı geniş güvenlik çemberi içinde Cumhuriyet Savcısı gözetiminde açıldı. Önder EKİZ'in cesedine ulaşılarak çıkarıldı. Cesedin üzerinde elbiselerinin olduğu , beline bağlanan ipin ucunda büyükçe bir taş bağlanmış olduğu görüldü.

Kuyuya atılmış olan cesedin üzerine önce saman ve saman çuvalları atıldığı daha sonra da taş ve toprakla doldurulduğu anlaşıldı.

Öldürülen Önder EKİZ'in babası ,15 gün önce oğlunu öldürmüş ve kuyuya atmış olabileceği şüphesi ile kuyuyu açmaya gelen cumhuriyet savcısı ve jandarmanın gözleri önünde arabasını başka bir yere çekmesi istenince kamyonetinin içinde kendisini vurarak intihar etmişti.

 

 

 

08.07.2009

 

1947 doğumlu İsmail Oğlu , Emekli Belediye Memuru Hüseyin ÇAVDAR' ı kaybettik. Merhuma Tanrı'dan rahmet, yakınlarına ve sevenlerine başsağlığı dileriz.

05.07.2009

 

KAYIP OĞLUNUN CESEDİNİN ARANACAĞINI ÖĞRENİNCE CANINA KIYDI

Sır dolu intihar

Denizli’nin Çivril ilçesinde kayıp oğlunun yaşadığını ıspatlayamayan 58 yaşındaki İsmet Ekiz, cesedin evinin bahçesinde aranacağını öğrenince tüfeğini kalbine ateşledi

UFUK SOYHAN (DENİZLİ)

Denizli'nin Çivril ilçesinde, kayıp oğlunun cesedinin aranacağını öğrenen baba İsmet Ekiz, av tüfeğiyle canına kıydı. Görevlilerin gözleri önünde kendini kalbinden vuran Ekiz'in ölümü şok yaratırken, Ekiz ailesi yaşananları 'skandal' olarak nitelendirerek, oğulları Önder Ekiz'in İstanbul'da yaşadığını ve köydeki dedikoduların kurbanı olduklarını söyledi. Denizli'de emekli polis Ahmet Özkan'ın "Damadım Ahmet Kuloğlu'nu öldürüp gömdüm" şeklinde itiraf mektubu bıraktıktan sonra beylik tabancasıyla canına kıymasının ardından, benzer olay Çivril'in Çıtak beldesinde yaşandı. Çiftçi İsmet Ekiz'in (58) oğlu Önder Ekiz (30), 5 ay önce ortadan kayboldu. Ekiz ailesi kayıp başvurusu yapmadı, oğullarını soranlara Önder'in haber vermeden evini terk ettiğini, nereye gittiğini bilmediklerini söyledi. Köyde ise, "Babası oğlunu öldürdü, bahçesindeki su kuyusuna attı" dedikoduları yayıldı.

ÇELİŞKİLİ İFADELER
Geçtiğimiz mayısta jandarmaya, İsmet Ekiz'in oğlu Önder Ekiz'i öldürdüğü, bahçesindeki su kuyusuna attığı ve buradan kötü kokular çıktığı şeklinde ihbar yapıldı. Durum Çivril Savcılığı'na bildirildi. Savcılık 1.5 ay önce gizli soruşturma başlattı. Önder Ekiz'in nerede olduğu araştırılırken, baba İsmet Ekiz ifadesine başvurulmak üzere çağrıldı. Sorulara çelişkili yanıtlar veren baba şüphe çekti. Oğlunun gittiği il hakkında farklı isimler veren Ekiz, oğluyla kavga etmediğini, onun çalışmak için şehirdışına çıktığını ifade etti. Ancak konuşulan kişiler, baba-oğulun sık sık tartıştığını, Önder Ekiz'in "Ben sabahlara kadar tarlada çalışıyorum. Beş kuruşum yok. Sen sürekli kahvede oyun oynuyorsun" diyerek babasını suçladığını söyledi. Yine alınan ifadelerde baba Ekiz'in "Oğlum tüfeği bana doğrulttu. Canımı zor kurtardım" dediği belirtildi. Savcılık arama kararı alarak evde inceleme yaptı. Olay yeri inceleme ekipleri, Önder Ekiz'in yatağında saçma izleri, bir de saçma buldu. Ayrıca odada kan izlerinin temizlendiği belirlendi.  
Ailenin bazı yakınları Önder Ekiz'in kendilerini telefonla aradığını, Edirne'de bir mandırada çalıştığını söyledi. Bu ifadeler üzerine aranan kişilerin telefon kayıtları incelemeye alındı ancak sonuç alınamadı. Baba İsmet Ekiz'in İstanbul'a giderek kendini Önder Ekiz gibi tanıtıp yakınlarını aradığı söylentileri yayıldı. Savcı, mahkemeden aldığı arama kararıyla güvenlik ekipleri ve belediyeden getirtilen iki iş makinesiyle evli ve 3 çocuk babası İsmet Ekiz'in evine geldi. Tarlada çalışan İsmet Ekiz, ekiplerin geldiğini, evinin bahçesinde oğlunun cesedinin aranacağını görünce, evine koştu, park halindeki kamyonetine binerek av tüfeğiyle kalbine bir el ateş etti. Herkesin gözleri önünde intihar eden Ekiz, olay yerinde öldü. Ceset morga kaldırıldıktan sonra bahçede arama yapıldı. İki iş makinesi bahçeyi didik didik aradı ancak kayıp gence ait iz bulamadı.

BU BİR SKANDAL
Ölen İsmet Ekiz'in eşi Hanım Ekiz, kocasının olayı gururuna yediremeyip intihar ettiğini, dedikoduların kurbanı olduklarını söyledi. Oğlunun yaşadığını bildiren acılı anne, "Oğlum gelecek. Ancak bunun hesabını kim verecek" dedi. İsmet Ekiz'in amcası Osman Ekiz, Önder Ekiz ile 5 gün önce konuştuğunu belirtti, "Önder kayıp değil, beni arayıp iyi olduğunu, Edirne'de bir mandırada çalıştığını ve İstanbul'a süt ürünleri götürdüğünü söyledi" diye konuştu. Damadı Mustafa Bozkurt ise kayınpederinin görevliler önünde intihar etmesinin skandal olduğunu kaydetti.

Kayıp damattan haber yok
Denizli'nin Güney İlçesi'ne bağlı Kerimler Köyü'nde de, emekli polis memuru 49 yaşındaki Ahmet Özkan, tabancasıyla intihar etmeden önce, damadını öldürüp cesedini gömdüğüne dair mektup bırakmıştı. Özkan'ın 35 yaşındaki damadı Ahmet Kuloğlu'nun cesedi özel eğitimli köpeklerle aranmaya başlanmıştı.